İzleyiciler

21 Kasım 2020 Cumartesi

Dünya Nereye Doğru Gidiyor

Küresel anlamda bir çok çelişki ve sürtünmenin yaşandığı bugünler de tüm Dünya'da görülen pandemi ile beraber adeta dengeler alt üst oldu. Yeni bir Dünya düzeni mi kuruluyor dersiniz artık adına ya da şimdi bir bekle gör zamanı eski dengeler yeniden kendilerine masada yer bulmak ya da daha fazla yer açmak için fırsat mı buldu dersiniz bilemeyiz.

Düne kadar Çin ve ABD arasında yaşanan ticaret savaşı gerginliği artık yerini yeni bir gerginliğe bırakıyor. Bölgede bu seferde Çin ve Hindistan arasında gerilim belki de her geçen gün bir artış ile yeni bir haber ile destek buluyor. Star gazetesinin haberine göre Çin Hindistan sınırında bulunan birliklerine iki adet insansız helikopter sevkiyatı yapmış. 

Biz aşı çalışmalarının umudu ile sevinirken belki de bir kaç ay sonra yeni bir gerilim ve yeni bir kaos kapımızı çalacak. Dünya'da son yıllarda yaşanan gözle görülür bu kutuplaşma artık yeni cephelere de sıçrayacak ve daha yoğun bir gündem ile bizi daha büyük bir bilinmezliğe belki de götürecek. Bilinmezlik belki de bize ait bir kavram olarak geçerliliğini korurken bazı çevreler tüm dengeler ve ihtimaller üzerinde bilgi sahibi olacaklar. Bu ayrıcalıklı durum ile büyük bir kazanç sağlayacak ve Dünya Ayrıcalıklı kişiler ve/veya kurumlar arasında ki yerlerini sağlamlaştıracaklar.

Evet bakalım gelecek bize ne gibi sürprizler getirecek.

14 Kasım 2020 Cumartesi

Dünya mı Küçüldü İnsanlar mı ?

 

Dünya küçüldü ve dünya küçüldükçe insanlar daha da küçüldü.

Zaman artık teknoloji ve digital çağı insanlar kilometrelerce ötelerde farklı kıtalarda coğrafyalarda çok farklı dillerde birbirleriyle iletişim halindeler.

İletişim o kadar fazlalaştı ki etkileşimler daha derinden ve daha etkili olmaya başladı. Fikirler, davranışlar, kavramlar artık her dilde her coğrafyada aynı olmaya insanlar birbirlerine daha çok benzemeye başladı. Gerçi bu özellikle de gençler için geçerli olmak ile beraber bazı durum ve davranışlar her yaşta insanda aynı şekilde görülmeye başlandı.

Biz bu yazımızda aslında bunlardan değil uzak coğrafyaların nasıl yakın olduğundan bahsedeceğiz. Dünyanın bir ucu deyiminin artık bizler için ne kadar geçersiz bir kavram olduğunu ve bunun ile beraber gelen bir çok kaosdan bir kaçına değineceğiz. 

Dünyanın hakimi olduğunu düşünen devletlerin ve toplumların kalkıp kilometrelerce ötelere nasıl müdahale ettiklerini ve bu müdahale ile beraber o coğrafyada bulunan devlet ve toplumları sanki birer uzak coğrafya ülkesiymiş gibi davranmaya nasıl ittiklerini , uzaklaştırmaya çalıştıklarının üzerine bir iki kelam edeceğiz. Evet komşuları uzak uzakları komşu eden günümüz belki de daha zor ve anlaşılmaz günlere gideceğimizin bir göstergesi olacak.

Akdeniz, Suriye, Kafkasya ve daha birçok coğrafya uzaktan gelen bir çok sorun ile boğuşmaya ne yazık ki devam ediyor. Her türlü kaos ve terör buralarda bulunan maşalar yardımı ile adeta coğrafyalara ihraç ediliyor. Suriye dursa Irak kaynıyor Irak dursa Ermeni kuduruyor Ermeni dursa Hindusu bir sorun çıkartıyor o dursa Çin zulüm ediyor ve liste böyle uzayıp gidiyor. 

Artık herkes önüne dünü bugünü ve yarını alıp oturup bir sağlıklı olarak düşünmeli ve anlamalı uzaktan gelen davulların sesi belki güzeldir ancak her adım atıp yaklaştıklarında hem çıkardıkları gürültü artar hem de sizlerin yanı başınızda bulunanları duymanıza engel olur.

İyi hafta sonları...