İzleyiciler

28 Şubat 2015 Cumartesi

TAMAHKAR




TAMAHKAR


''İhtirasları olanaklardan yüksek, uzun dişli bir kesim var ki din iman tanımaz''  A.İlhan

   Evet A.İlhan'ın bu sözünü Türk Dil Kurumu ''Tamahkar'' sıfatını açıklamakta kullanmış. Açgözlü, hırslı anlamlarına gelen Tamahkar insanların hiç doymayan yüzünü bizlere gösteriyor. Hep bir tüketim ihtiyacı içinde giden insanoğlu zaman ile arzularına yenik düşüyor.
   
   Tamah etmemek hep daha fazlasını istemek insana büyük sorunlar yaratmaktadır. Zaman ile doğrudan sapıtıp hırsına yenik düşenler hileye, aç gözlülüğe ve kendi hakkı olmayana göz koymaktadır.
   
   ''Eksik ölçüp, tartanların vay haline, ki onlar, insanlardan ölçerek aldıklarında noksansız alırlar. Kendileri onlara ölçtüklerinde veya tarttıklarında eksiltirler.'' Mutaffifin Suresi 1-3

   Evet Kur'an-ı Kerim'de de buyurdurulduğu üzere tamahkarlik insanları çok zor durumlara ve günahlara itebilmektedir.

   “Kendisini tek olarak (ve yapayalnız) yarattığım (şu adam)ı Bana bırak; Ki Ben ona, ‘alabildiğine geniş kapsamlı bir mal’ (servet) verdim. Göz önünde-hazır çocuklar (verdim). Ve sayısız imkan ve fırsatları önüne serdim. Sonra, daha artırmam için tamah eder (doyumsuz istekte bulunur). Hayır; çünkü o, Bizim ayetlerimize karşı ‘kesin bir inatçıdır.” (Müddessir Suresi, 11-16) 

   Hırs belki bazı durumlarda iyi neticeler sonuçlar verebilir ancak unutmamak gerekir ki herşeyin çoğu zarardır.

25 Şubat 2015 Çarşamba

MEDENİYET !!!




MEDENİYET !!!


Bir şaka gibi geliyor bazen bir soru bana...
Sanki yetersiz gibi...
Anlamlı anlamsız ne varsa biribirine karışıyor işte o anda.

Evet hani şu bilindik soru: Evrende yalnız mıyız?
Yalnızız veya değiliz ne fark eder ?
Bizim gibi sizin gibi yüzlerce medeniyet olsa ne fark eder?
Gerçi medeniyet diyoruz ama sadece adı var.
Neden mi?
Petrol için ülke istila eden, masumları öldüren, güya demokrasi götüren medeniyet...
Olmadı barışı korumak adına silahlanan sonra yine barış için komşusuna silah çeken medeniyet...
Bu da tutmadıysa soydaşları için soyundan olmayanı ezen medeniyet...
Başkalarının haklarını koruyacağım derken kendi çıkarını düşünen medeniyet...
Evinde eşine, kızına, annesine hürmetli ama dışarıda her gördüğü bayana hayvan medeniyet...
Ve daha bir çok medeniyet...

Evet yalnız değilsek ne olacak ki oralara da mı birileri demokrasi götürecek ?
Ya da birileri kalkıp biz uzayda ki yurttaşlarımızı koruma hakkına sahibiz diyip istila mı edecek?
Hiç olmadı Uzaya da ahlaksızlık mı ihraç edeceğiz?
Biz önce kendi dünyamızla bir ilğilenelim olmaz mı ?
Sonra uzaya da çıkarız evreni de keşfederiz. 
Ama öncelikle kendimizi bir keşfedelim bir ayna da bakalım olmaz mı?

22 Şubat 2015 Pazar

YAŞAMAK



YAŞAMAK


Zamanı kontrol edebilir miyiz?
Yukarıda ki sorudan ne anlamalı ya da ne çıkarmalıyız?

Zaman bizim ile yaşayan bir varlık ve onu tüm özverimiz ile kullanmalıyız.
Verimli, disiplinli ve tasarruflu olmalıyız.
Bugünler geçtikten sonra arkasında yakacağımız ağıtların, keşkelerin bir faydası yok bunu hiç unutmamalıyız.
Planlamalı, programlamalı ve öyle hareket etmeliyiz. 
Tabi en başında da düzenli olmalıyız. Aradığımızı hemen bulacak kadar düzenli.
Peki tüm bunlar ile zamanın kontrolü mümkün olacak mı ?

İşte bu sorunun cevabını bakış acımız ve inandığınız felsefeye göre cevaplıyoruz.
Evet zamanın kontrolü bizim elimizde diyenler ile hayır bizden bağımsız işleyen bir düzen var ve zamanı biz ne yaparsak yapalım kontrol edemeyiz düşüncesinde olanlar...
İnsanoğlu ne yazık ki bu hayatta herşeyi kontrol edemez. Bence zamanda bunlardan bir tanesi.
En başta bizler tercihlerimiz üzerinde bile tam kontrol sağlayamayız. Çevremizden, arkadaşlarımızdan ya da mahalle baskısından etkileniriz. Ve bunun sonucunda da istemediğimiz bir seçim yapmak durumunda kalabiliriz. Başkası ne der düşüncesini bir kenara bıraktığımız da belki de zamanın kontrolünü daha doğrusu hayatımızın akışının kontrolünü sağlayabiliriz.
Tabi tam tersini de düşünebilirsiniz tercih sizin...


21 Şubat 2015 Cumartesi

Nerde kaldı insanlık ?



Nerde kaldı insanlık ?


Hayat üzülmek için çok kısa, dünden bugüne hızlıca akan bir yol...
Dönüp geriye bakamayacak kadar meşgulüz.
Ya da ilerisi düşünemeycek kadar plansız...
Bize ait olan zamanı iyi değerlendirmeli ve ona sahip çıkmalıyız. Çünkü bir daha fırsatımız olmayacak.
Dün çoktan bitti bugün ise hızlıca ilerlemekte hep gerisinde kaldığımız yaşam...

Her gün bir süpriz olmuyor ama her gün bir acı oluyor yüreğimizde.
Hastalananlar,kaybedenler,üzülenler ve ölenler...
Hunharca vahşice katledilen insanlar...
Neden, niye diye soruyoruz ama cevapsız sorulara bir yenisi ekleniyor.
Bir çocuk hayalleri, geleceğe dair bizden farklı planları ve hatta insanlığa hala umudu var.
Ama sonuç onu da yok edip gidiyoruz.
Aynı dogayı katletmemiz gibi...

Nerde kaldı insanlık ?
Evet biliyorum çoktan tarih kitaplarında yerini aldı.
HEPİMİZİN BAŞI SAĞOLSUN...

19 Şubat 2015 Perşembe

ÇARESİZLİK






ÇARESİZLİK




Ellerinde kalem tutmalıydı
Yüreğinde sevgi olmalıydı

Bir hayali olacaktı
Geleceğe dair ümitler
Çocukluğu,gençliği ve ihtiyarlığı...
Bir umudu olacaktı

Ansızın alındı elinden
Önce dünü sonra bugünü
Ve nihayetinde bütün geleceği
Bir hayattı solan,
Farkına varmadan
Öylece çaresizce...

4 Şubat 2015 Çarşamba

HAYKIRIŞ



HAYKIRIŞ




Ve son bir haykırış,
Biten ve bitecek olan herşeye.
Son bir sitem gibi
Derinden ve gürültülü

Bir başlangıç umudu ile
Bir son buluş aslında
Yarını bugünü dünü
Hiç olmayan hayalleri...